Karides-Araştırma
Denizlerimizde Karides Stoklarını Nasıl zenginleştirebiliriz?
Yazar : Yrd. Doç. Dr. Gürel TÜRKMEN
Sayı : 8.sayı (Ekim - Aralık 2005)
Konu : Zooloji
Kişi başına 6-7 kg su ürünlerinin tüketildiği ülkemizde, çoğumuzun
bildiği balık ismi bir elin parmaklarını geçmez. Belki de bugüne kadar,
karides yememiş milyonlarca insan vardır ülkemizde. Antenli görüntüleri
yanı sıra 5 çift yürüme ve yüzme bacakları ile birçok kişinin,
karidesten çok böcek diye adlandırdığı sevimli canlılardır karidesler.
Türleri farklı da olsa büyüklerine "jumbo" dediğimiz, isimleri bölgeden
bölgeye göre değişen, balıkçının yüzünü güldüren, lüks lokantaların
vitrinlerinde boy gösteren denizlerimizin değerli böcekleridir
karidesler. Denizlerimizde karidesler
Bugüne kadar denizlerimizde, 61 tür karides tespit edilmiş olmasına karşın, bunlardan 7 tanesi ticari öneme sahiptir. Bu türlerin içersinde ise Kuruma veya Japon Karidesi (Penaeus japonicus), Yeşil Kaplan Karidesi (Penaeus semisulcatus), Akdeniz Karidesi, Oluklu yada Karabüke (Penaeus kerathurus) türleri diğerlerine göre iri boyda olmalarıyla dikkat çeker. Boyca küçük türlere de genel olarak "çim çim" karides denilmektedir.
Karideslerin yaşamlarına konuk olalım
Karidesler, kış aylarını, su özelliklerinde ani değişimler göstermeyen, denizlerin derinliklerinde geçirirler. Bahar aylarıyla birlikte, kıyılara doğru göç ederler ve 1 milyon a kadar yumurta bırakabilirler. Doğada yavrusuna bakamayan türlerin, genellikle yumurtasının küçük, sayıca fazla olduğu kuralı karides için mükemmel işler. Yumurtalar yaklaşık 0.3 mm çapında olup sıcaklığa bağlı olarak 13-16 saat içinde açılır. Yumurtadan çıkan larvalar, sırasıyla yaklaşık 36 saat içinde nauplius, 4-5 gün içinde zoea ve 3-4 gün içersinde mysis denilen 3 larval dönem geçirir. Bu süreçte toplam 12 kez kabuk değiştirdikten sonra karidese benzeyen en küçük taslak görünümümdeki postlarval döneme geçerler. Büyümeleri için kabuk değiştirmek zorundadırlar. Postlarvalar daha önceki su hareketine uygun (planktonik) yaşamlarını terk ederek artık deniz dibinde yaşamaya başlar. Doğada yaklaşık 20 günlük olan postlarvalar kıyısal ve lagüner alanlara girerek hızla büyürler ve sonbaharda denizin derinliklerine doğru göç ederek yaşam döngülerini tamamlarlar.
Denizlerimizde karidesler azalıyor mu?
Birçoğumuz büyüklerimizden duymuşuzdur, "Nerede o eski balıklar" diye eskileri anmalarını. Yakın zaman da, Izmir Körfezi nde karides avcılığı yapan balıkçılar ile yaptığımız görüşmede de karidesin eskisi kadar bol olmadığından yakındılar. Hatta, eskiden, ağları toplarken karidesin bolluğundan zor çekerlermiş. Şimdilerde ise, tekne başına 5-6 kg ı geçmiyor yakalanan karides. Sayısal veriler de doğruluyor balıkçıları aslında. 1980 li yıllarda ülke genelinde 5000-7000 ton arasında değişen karides avcılığı 1996 da 1100 tona ve 1999 yılında ise 890 tona kadar düşmüş olması dikkat çekicidir. Tabii gelinen bu noktada, aşırı avcılığın ve kıyısal alanların tahribatının büyük payı da var. Örneğin Izmir Körfezi, ekosisteminde önemli bir yere sahip olan 4 tane dalyan varken, şu an sadece Homa Dalyanı faal olarak çalışmaktadır. Bu alanlar karides yavrularının gelişimi için önemli sahalardır. Ayrıca, karides yetiştiriciliği üzerine yapılan girişimler çeşitli nedenlerden dolayı uzun soluklu olamamıştır. Karides üretiminin tamamı, avcılık yolu ile sağlanmaktadır.
Doğal kaynakları zenginleştirebilir miyiz?
"Kaynakların yönetildiği balıkçılık balıkçılıktır", diyor Japon araştırmacı Hirasawa. Doğal kaynakları dengeli kullanmalıyız. Onlara, kendi nesillerini devam etme şansı tanımalıyız. Bunun yolu ise, doğal ortama katkı yapmaktan geçiyor. Doğal suların zenginleştirilmesi ile ilgili ilk çalışma, 1867 yılında Ingiltere de yapılmıştır. Bir ringa balık türü (Alosa saidissima) üretilerek yavruları doğaya bırakılmıştır. 1876 yılında ise Japonya da bir som balık türü (Oncorhyncus keta) yavruları yetiştirilip doğaya bırakılmıştır. Ayrıca, 100 yılı aşkın bir süredir, Avrupa Istakozu (Homarus gammarus) yetiştirilip Norveç kıyılarına bırakılmaktadır. Günümüzde su ürünleri yetiştiriciliği, her geçen gün artmasına rağmen, ihtiyacın büyük bir bölümü avcılık yolu ile sağlanmaktadır. Yakın bir gelecekte, bunun tersi de mümkün görünmüyor. Bu da doğal kaynaklara uzun süre bağımlıyız anlamına geliyor. Işte bu noktada denizlerimize baktığımızda, daha uzun süre bu görevi yerine getirecek gibi görünmüyorlar. Birçok türün av verimi azalırken birçoğu da yok olma tehlikesi ile karşı karşıya. Bugün insan kontrolü altında yetiştirilebilen türler yaşam döngüsü içersinde belli mevsimde yaşadıkları belli alanlara bırakılıyor. Doğaya yavru bireylerin bırakılması iki farklı uygulamayla karşımıza çıkıyor.
Doğal kaynakların zenginleştirilmesi
Ekonomik olmayan türlerin de içinde yer aldığı canlıların yetiştirilerek doğal dengeyi korumak, populasyonun devamlılığını sağlamak, alternatif tür oluşturmak veya rekreasyon amaçlı yapılan uygulamaları kapsar.
Deniz çiftçiliği / yetiştiricilik-temelli avcılık
Genellikle ticari türlerin yetiştirilip yavru aşamasında doğaya bırakılarak sürekli ve sürdürülebilir av potansiyeli oluşturmak amacıyla yapılan uygulamadır.
Japonya örneği
Bugün dünyada 25 ten fazla ülkede, 100 den fazla tür (balık, krustase, yumuşakça ve diğer invertebratlar) yetiştirilip yaşadıkları alanlara stoklanmaktadır. Japonya, bu konuda en önde gitmektedir ve bu amaçla yaklaşık 80 tür yetiştirilmekte olup bunlardan 60 tanesi yerel, 20 tanesi yerel olmayan türlerdir. Japonya da karides ön sırada yer alırken bugün ülkede üç farklı türün milyonlarca yavrusu (P. japonicus), (P. chinensis) ve (Metapenaeus monoceros), doğal stokları zenginleştirmek ve av verimlerini arttırmak amacıyla her yıl denize bırakılmaktadır.
Japonya da kıyı balıkçılığını geliştirmek amacıyla, 1952 yılında "Japonya Yetiştiricilik-Temelli Avcılık Projesi" başlatılmıştır. Bu proje kapsamında, Japon Karidesi (Penaeus japonicus) yetiştirilip yavrularının denize bırakılması amaçlanmıştır. Başlangıçta, devlet tarafından desteklenen üretim merkezleri, zaman içersinde avcılık kooperatiflerine devredilmiştir. Bugün ülkede avcılar, aynı zamanda doğal stokları destekleyen yetiştiricidir. Dünyanın birçok ülkesinde yetiştirici ve balıkçı, farklı kulvarlarda yer alırken Japonya da balıkçı doğal stoklara katkı sağlayan yetiştirici ve avcı konumundadır. Ilk zamanlar 5 adet üretim merkezinde yapılan üretim bugün toplam 48091 ton tank kapasitesine sahip, 20 üretim merkezinde gerçekleştirilmektedir. 1970 li yıllarda her yıl 140-200 milyon postlarvanın denize bırakılması, sanırım bu konuda verilen değeri göstermesi bakımından dikkat çekicidir.
Günümüzde, 20-30 günlük postlarva yerine, 40-50 mm boyundaki yavru karidesler denize bırakılmaktadır. Buradaki amaç, karidesleri ön büyütmeye tabii tutarak doğal ortamda, düşmanlarından kendilerini koruyabilecek büyüklüğe getirmektir. Bu sayede, daha az sayıda, fakat daha etkili bireyler ile doğal stoklar zenginleştirilirken markalama yöntemi ile denize bırakılan bireylerin, ne kadarının yakalandığı da belirlenebilmektedir. Öncelikle çalışılacak saha bölgelere ayrılmaktadır. Avcılık yapılacak bölgeler, yavru karideslerin bırakıldığı ve avcılığa yasaklanan bölgeler belirlenmiştir. Bu amaçla Izumi körfezinde yapılan bir çalışmada P. japonicus türü yavru karidesler avcılığın yasaklandığı bir bölgeye bırakılmıştır. Yapılan çalışmada, karideslerin 5-20 km bir mesafe içersinde, dağılım gösterdikleri ve yarıya yakın kısmının tekrar avcılık yolu ile yakalandıkları belirlenmiştir.
Bugüne kadar denizlerimizde neler yaptık:
Ülkemizde iç sularda, balıklandırma adına birçok çalışma, devlet eliyle uzun yıllardır yapılmaktadır. Buna karşın, denizlerimizde bu amaçlı sadece bir çalışma, Karadeniz de kalkan balığı stoklarını arttırmak amacıyla Japonya-Türkiye işbirliği ile Trabzon Su Ürünleri Araştırma Enstitüsü nde yürütülmektedir. Yetiştirilen kalkan yavruları, markalanmakta ve balıkçılar tarafından yakalanan bireylerin enstitüye geri bildirimi yapılmaktadır. 1989 yılında E.Ü. Su Ürünleri Y.O. ile, Izmir Büyük Şehir Belediyesi işbirliğiyle, Izmir iç körfezde balıklar için barınak oluşturması için seferden kaldırılmış 10 adet troleybüs kasası iç körfeze bırakılmıştır. Bilimsel amaçlı olarak 1991 yılında yapay barınak (resif) denize bırakılmış ve daha sonraki gözlemlerde tür ve balık sayısında 2 kat artış gözlenmiştir. Ayrıca son yıllarda çeşitli beldelerde yapay resifler, balıklara barınak oluşturma amaçlı denize atılmaktadır.
Denizlerimizde neler yapabiliriz?
Her ülkenin kendine özgü tür çeşitliliği vardır. Örneğin Akdeniz Karidesi, (P. kerathurus) bütün Akdeniz de bulunmasına karşın, Japon Karidesi (P. Japonicus) ve Yeşil Kaplan karidesi(P. semisulcatus) Fransa, Italya, Ispanya ve Yunanistan denizlerinde bulunmamaktadır. Denizlerimizi tercih eden bu türler için bizler neler yapabiliriz?
Her yıl yayımlanan sirküler ile balık türlerinin mevsimsel avcılığı, avlanma boyları ve av araç- gereçler konusundaki kısıtlamalar bildirilmektedir. Bu kısıtlamalar, doğal sularda balıkların nesillerini devam ettirme fırsatı verir. Ayrıca av zamanı yaşadıkları alana en az zarar verilmiş olur. Örneğin, körfezlerde trol çekmek, Mayıs-Eylül aylarında, gırgır avcılığı yasaklanmıştır. Buna karşın, karides avcılığının yapıldığı uzatma ağlar ile avcılık, bütün bir yıl boyunca serbest bırakılmıştır. Izmir Körfezi nde yapılan araştırmalarda karideslerin en çok yumurtalı oldukları dönem 15 Haziran -15 Temmuz arasıdır. Karideslerin yumurtalı dönemlerinde bile avcılık yasağı yoktur. Hiç olmazsa bir aylık bir süre için karides avcılığına ara verilemez mi? Karideslerin yumurtalarının ağırlığı, vücut ağırlıklarının % 6-10 u kadardır. Diğer bir değişle yumurtlama döneminde yumurtalı 40 gramlık bir karides, avlanmayacak olsa 4 gramlık bir kayıp tahmin edilir. Ancak aradaki 4 gramlık fark, tüm yumurtlayacak karidesler dikkate alındığında, bir sonraki seneye belki tonlarca karides yakalama fırsatı sunacaktır. Yine sirkülerde, avcılık bakımından birçok balık için boy ya da ağırlık kısıtlaması var iken, karidesler için bir sınırlama yoktur. Eylül ve Ekim aylarında yakaladığımız ve balıkçıların tabiri ile, ince boydaki karidesler esasında, gelecek senenin büyük boy "Jumbo" karidesleridir. Denize kıyısı olan bütün şehirlerde, balık hali olmasına karşın, yakalanan su ürünleri çok çeşitli yollardan karaya çıkarılmaktadır. Bunun sonucunda, tür bazında sağlıklı bir istatistik tutulamamaktadır. Nesillerinin devamını takip etmek ve tahminlerde bulunmak için su ürünleri ile ilgili sağlıklı verilerin bulunması çok önemlidir. Şimdilerde gündemde, Tarım ve Köy Işleri Bakanlığı nın bir projesi var. Buna göre, avlanan su ürünleri belli merkezlerden ve kontrol altında karaya çıkarılacak ve su ürünleri verileri, sağlıklı olarak kayıtlı hale gelebilecektir. Bu projenin bir an önce uygulamaya geçmesi gerekmektedir.
Acaba Japonya modeli ülkemizde uygulanabilir mi?
Izmir Körfezi nde Akdeniz Karidesi, Antalya Körfezi nde Japon Karidesi ve Iskenderun Körfezi nde Yeşil Kaplan karidesi, doğal yaşam ve av potansiyeli yüksek türlerdir. Öncelikle, bu türlerin kapsamlı olarak biyo-ekolojik özelliklerini belirlemeye yönelik çalışmaların yapılması gerekmektedir. Bu amaçla Izmir, Antalya ve Adana pilot il seçilebilir. Bugüne kadar ülkemizde konu ile ilgili bir çalışma yapılmazken, 2001 yılında komşumuz Yunanistan ve Italya, Akdeniz Karidesi (P. kerathurus) ile ilgili yaşam döngüleri ve balıkçılık potansiyellerini inceleyen ortaklaşa bir Avrupa projesi gerçekleştirmişlerdir. Izmir Körfezi nde karides avcılığı Nisan ayının ortalarında başlar ve Kasım ayının ortalarına kadar devam eder. Karides, larva yetiştiriciliğinde yumurtadan itibaren, 20 günlük postlarva aşamasına yaklaşık 1 ayda gelinmektedir. Denize bırakma için uygun boy olan 50 mm ye de 1 ayda ulaşmaktadır. Haziranda başlatılacak bir çalışma, Ağustos ayı içerisinde sonuçlanabilir. Bu zamanda denize bırakılacak yavruların gelecek dönem, büyük bireyler olarak yakalanması muhtemeldir. Larval aşama, yoğun olarak tanklarda gerçekleştirilirken ön büyütme Japonya örneğinde olduğu gibi 46 m çaplı 1600 m2 lik çit-ağ sistemlerinde önceden belirlenmiş alanlarda yapılabilir. Şu an ülkemizin çeşitli illerinde bulunan su ürünleri araştırma enstitüleri, denizlerimizde stokların zenginleştirilmesinde kullanılabilir. Ayrıca balıkçı kooperatifleri ile işbirliği yapılarak av sahalarında av potansiyelini arttırmak amacıyla, çeşitli türler yetiştirilip denize bırakılabilir. Sorumlulukların paylaşıldığı ve sahiplenildiği uygulamalarda başarıyı yakalamak daha kolaydır. Böylece, av alanındaki doğal stokların zenginleştirilmesine katkı sağlayan balıkçılar, bol verim sağlayarak ödüllendirilmiş olacaktır.
Kaynaklar
1. Hirata, H. 1987. Coastal ranching of kuruma prawn, blue crab, and red sea bream in Japan. Kagoshima University Research Center for the South Pacific. Occasional papers 13: 3-11.
2. Kumlu, M. 2001. Karides, Istakoz ve Midye Yetiştiriciliği. Ç.Ü. Su Ürünleri Fakültesi Yayınları No:6, 305s.
3. Liao, I.C., Su, M.S., Leano, E.M. 2003. Status of research in stock enhancement and sea ranching. Reviews in Fish Biology and Fisheries 13: 151-163.
4. Oshima, Y. 1993. History of Technical Development in Stock Enhancement and Aquaculture. Midori Shobo, Tokyo, Japan.
5. Türkmen, G. 2001. Japon Yöntemi Uygulayarak Akdeniz Karidesi (Penaeus kerathurus Forskal, 1775) nden Larva Üretimi Üzerine Araştırmalar. E.Ü. Su Ürünleri Dergisi, 18(1-2): 203-211.
Karides Hakkında bir araştırma Aşağıda bir başka Çalışma ve tanıtım: Universiteler bazında akademik çalışmalardır...
CARİDEAN VE PERAENOİD KARİDESLERİNİN GENEL BİYOLOJİSİ
Caridean karidesleri habitatları ve vücut şekilleri açısından yüksek dereceli bir çeşitliliğe sahip ilksel deniz kabuklularının bir grubudur. Carideanların pelajik ve derin deniz dibi komünitelerinde oldugu kadar tropikten yüksek enlemlere kadar giden kıyı (sahil) bitişiği habitatlarında da ekolojik önemi olan 28 familyadan oluşan bilinen 2500 üzerinde türü bulunmaktadır. Küçük bir kısım familyalar özellikle tropik ve subtropik alanlarda acı ve tatlı su habitatlarını başarılı bir şekilde istila etmişlerdir. Caridean türleri özellikle pandalus genusu üyeleri dünya karides balıkçılığının %18lik kısmını oluşturmaktadır.
Penaeoidler ;carideanlardan, morfolojik ve diğer biyolojik farklılıklardan oldugu kadar,sahip oldukları cok farklı üreme biyolojisiyle ayrılan diger bir karides grubudur. Bu grupta döllenmiş yumurta carideanlarda oldugu gibi dişi birey tarafında kuluçkada tutulmak yerine(inkübasyon) gelişimi için su içine bırakılır (yumurtlanır). Sahip oldukları tropik ve subtropik habitatlardaki sadece 5 familya ve 400e yakın tür ile bunların. Carideanlarla karşılaştırıldıklarında taksonomik ve morfolojik çeşitlilikleri düşüktür. Bununla birlikte penaeoidler özellikle penaeidae familyasının üyeleri sahip oldukları hızlı gelişebilme özelliği ve geniş populasyon büyüklükleriyle bilinirler. Bu nedenle balıkçılıktaki dünya karides üretiminin %70 lik kısmı özellikle penaeus genusu üyeleri olan penaeoid türleri tarafından hesap edilir. Genus penaeus; genusu birkaç genera ayıran Drs İsabel Perez Farfante ve brian Kensly tarafından henüz düzenlenmiştir.Türler U.S. balıkçılığının en büyük kısmını teşkil etmektedir.
TIMAR ETME (TEMİZLENME=FIRÇALANMA) MORFOLOJİSİ VE DAVRANIŞLAR
Araştırma şekillerinin en ilginç olanlarından biri de çalışma altında bir organizmaya ait bazı yapıların nasıl çalıştığını organizmaların atalarında nasıl geliştiğini belirlemektir. Kabuklularda bir yapının uyumluluk değeri hakkındaki bir hipotesi test etmek anatomi, mikroskobi, davranışsal gözlemler ve tecrübelerin bir karışımını kullanmayı gerektirir. Bu alandaki çalışmalar karideslerde antikirlilik mekanizması üzerinde merkezlendirilmiştir. Örneğin bir deniz kabuklusunun temiz kalmasına yardımcı olan davranışlar ve yapıların araştırılması gibi. Sucul çevre organik kalıntılar ve sedimentleri olusturan suda asılı partiküller sonucu olusan zayıftan kuvvetliye dogru bir bulanıklık gösterir ve bunlara bağlı kirlilik söz konusudur. Yerleşip gelişmek için toprak yüzeye ihtiyaç duyan büyük kirletici organizmaların yanı sıra bakteri , fungi , sesil protozoalar , mikroskopik algler gibi çok çeşitli mikrobial organizmalar da bulunur. Karideslerde oldugu gibi kabukluların sert ve cansız olan dış iskeletleri bu organizmalar için ihtiyaç duydukları çekici ve cazip olan yaşama yüzeyini ifade eder. Karidesin vücudunun sucul ortamdaki kir ve kirletici organizmalar tarafından kirletilmesine solungaç fonksiyonu(solunum boşaltım),olfaction(koku alma duyusu),locomotion özellikleriyle engel olunabilinir. Sucul bir organizmanın dış kısmının üzerinde oluşan yoğun kirliliğe yüzme ile engel olunabilir.
Diğer kabuklu decapod türlerinde oldugu gibi karideslerde vücutlarını fırçalamak yada tımar etmek için çok fazla zaman harcarlar. Bazı appendages tımar işlevi için özelleşmiş fırçalara ve setae kombinasyonlarına sahiptirler. Duyu ve solunum yolları her zaman bir yolla temizletilir. Özellikle caridean ve stenopodid
karidesleri kuluçkadaki embriyolarını büyük titizlikle temiz tutarlar.
Aşağıda verilmiş olan şekil temizlenme davranışlarıyla meşgul olan bir
karidese aittir. Canlı sahip olduğu fırça gibi bazı yapıları kullanarak
vücudunu temizler.

CARİDEAN KARİDESLERİNDE HERMAFRODİTİZM VE EŞEY DEĞİŞİMLERİ
Caridean karideslerinin büyük çoğunluğu ayrı eşeyli olmasına rağmen orta dereceli bir kısmı; bireyin öncelikle tek eşeyli olduğu ve hayatının ilerleyen birtakım safhalarında diğer eşeye dönüştüğü "bireysel hermafrodiktirler". Bireyler öncelikle erkek tirler ve sonra dişiye dönüşürler(protandry). Bu konuda birkaç çeşitlilik vardır. Tropikal deniz çimi çayırlarından Thor manningi üzerinde yapılan çalışmalarda Smithsonian Enstitüsünden Dr. F.A. Chace tarafından erken gözlemlerle uyarıldı ve protandryı bir dönüşüm ile gösterdi. Bu türlerde populasyonun yarısı ilkin erkek sonran da dişi olan protandrik, diğer yarısı da bireyleri eşey değiştirmeyen ve hermafrodit dişilerin sahip olduğu büyüklüğe kadar gelişemeyen ilksel erkeklerdir. Bundan başka bu erkekler hermafroditlerin erkek eşey aşamasında sahip olmadıkları kavrayıcı bacaklara ve büyümüş erkek genitaliasına sahip super erkeklerdir. Süper erkeklerin üstün nitelikli bir çiftleşme yeteneğine sahip oldukları ve böylece diğer protandrik türlerin ilksel erkeklerinin doğal seleksiyonda elemine olmamaları henüz test edilmemiş bir hipotezdir. İlginçtir ki benzer deniz çimi habitatlarından Thor a ait 2 başka türün tamamiyle protandrik olmadığı , bize sistem anlayışının ne dereceli eksik bilgilere sahip olduğunu gösterir.

Son bir heyecan verici keşif Lysmata genusuna dahil karideslerde eşzamanlı hermafroditizmdir.mexico körfezindeki kırmızı temizlikçi karides Lysmata wurdemanni de bireyler hayata erkek olarak başlar ve protandrik türlerde olduğu gibi birçok birey artan yaş ve büyüyen boyutları ile dişiye dönüşürler. Bununla beraber bu dişiler sahip oldukları erkek üreme kanalları ve sperm üreten tetislerini yitirmezler. Gözlemler bu dişilerin kuluçkadaki embriyolarını taşırlarken bile diğer bir bireyle tıpkı bir erkek gibi çiftleşebildiğini ve bu çiftleşme sonucu yeni bir yavru yumurtlamaya hazır diğer bireyi dölleyebildiğini göstermektedir.Bu seksüel sistemin nasıl evrimleştiğini belirlemek için ata-torun ilşkilerinin olduğu kadar Lysmata türlerindeki sosyal ve çiftleşme sistemleri üzerinde de çalışmak gerekir.
ÇİFTLEŞME DAVRANIŞLARI VE SEKSÜEL STRATEJİLER
Erkek ve dşi bireylerin bibirlerini
bulma yolları , kurlaşmaları ve çiftleşmelerinde gözlemlenen hatırı
sayılır varyasyonlar farklı habitat , şekil ve boyut varyasyonlarına
sahip olan karides türleri için şaşırtıcı karşılanmamalıdır. Başarılı
bir çiftleşmeyi temin etmek için evrimleşmiş davranışsal , morfolojik ve
ekolojik adaptasyonlar takımı evrimsel biyologlarca çiftleşme
stratejileri olarak bilinir. Bazı karides türlerinde büyük pençe
tırnağına sahip ve agresif olan erkekler ya
dişilerle aynı yada dişilerden biraz daha büyüktür. Erkekler tüy
dökmeden önce dişileri bulur ve onları diğer erkeklere karşı savunurlar
böylece dişileri dölleyecekleri kesinleşir.
Bununla beraber diğer birçok türde erkekler küçük(bu durum onların yırtıcılardan kolayca saklanmalarına izin verir) ve özellikle agresif değillerdir. Dişiler daha büyüktür(daha büyük bir dişi daha fazla yumurta üretir).
Üzerinde çalışılan iki türden birincisi Sicyonia dorsalis(bir penaeoid) ve ikincisi Palaemonetes pugio(bir caridean) dur. Yapılan gözlemler bu türlerde dişiyi tanımayan ve korumayan erkeklerin sonunda tüylerini dökerek çiftleşmeye hazır duruma geldiklerini gösterdi. Tercihen sahip oldukları strateji henüz tüy dökmüş seksüel alıcı dişiyi karşılama şansını arttırarak sosyal yönden aktif olmaktır. Bir tanesi karşılandığında tanıma ve çiftleşme saniyeler içerisinde meydana gelir ve çiftleşme partnerleri çabucak ayrılırlar. Buna çiftleşme stratejisinin çeşidi, pure search veya scramble competition denilir. Gelişimine yada dişinin korunumuna çok fazla enerji yatırımı yapmak zorunda değildir. P. pugioda daha aktif bir araştırma seyiri için erkeklerin yakınında uyarıcı bir pheromon dişinin çiftleşme moltundan bir saat önce kadar serbest bırakılır.
Çiftleşme sistemlerini anlamak için türlerin temel üreme biyolojisini anlamak gereklidir. Çiftleşme sistemi üzerinde ki tecrübeler kadar ilgi çekici ve denemeye değer olan bu çalışma çeşitli türlerdeki attractants,gerçek çiftleşme mekanizması, yumurtlama , molting, çiftleşme arasındaki ilişkiyi açığa çıkartır.

ÜREME MODELLERİNDE ENLEMSEL VARYASYONLAR
Biyolojik çalışmaların bir amacı doğada gözlemlenen modellerin açıklanmasında kullanılabilen organizmalar hakkındaki generalizasyonların bulunmasıdır. Bu generalizasyonlar aynı zamanda, organizmaların özel çevresel koşullar altında şuanda ve gelecekte ne tür tepkiler vereceklerini önceden bildirmeye yardımcı olur.Bu çalışmada karideslerin üremesinde üremenin geçici örneklerini tanımlamak ve bu gibi örneklere sebep olan faktörleri belirlemekle uğraşmaktayız. Özelliklede üremenin mevsimsel olup olmadığı? Üremenin bütün yıl boyunca devamlı olarak mı yada sadece yılın özel bir periyodunda yani mevsimsel olarak mı meydana geldiği sorularına yanıt arayacağız. Caridean karideslerinin tropikal türlerinin devamlılık gösteren bir üremeye sahip olduğu gözlemlenmiştir. Deniz otu karideslerinden olan genus Thor üyelerinin tropiklerde yaşayan türleri baştan başa tüm bir yıl boyunca sürekli üreme modeli gösterirlerken yine bu genusa ait olan ancak tropik türlere oranla daha yüksek enlemlerde yaşayan diğer türler mevsimlik üreme modeli gösterirler.
Benzer olarak penaeoid karideslerinin genus Sicyonia ya ait türleri arasında yapılan kıyaslama bize tropik türlerin devamlılık göstererek ürediklerini, subtropikal türlerin uzunca ancak mevsimlik olarak ürediklerini, düşük ısılı(cool temperated) türlerinse üremelerinin sınırlandığını hatta yıl boyunca diğer türlere oranla çok daha kısıtlı bir üreme periyodu sergilediklerini gösterir. Subtropikal Mexico körfezi penaeoidlerinden Rimapaeneus similis ve R. constrictus türleri bir derceye kadar daha uzun ancak hala mevsimlik üreme modeli gösterirler.
Anlatılan tüm bu tanımlamalar başlı başına bir yıl boyunca çevreden toplanmış olan karides örneklerine bağlı olarak yazılmıştır. Ölçümler karideslerin üreme karakteristiklerinden alınır;özelliklede dişi olanlarından(ovaryum gelişim derecesi, embriyolarının varlığı ve varolanların gelişim dereceleri)


Gelişimlerine sebep olan çevresel faktörlerin(selektif baskılar) üreme modelleriyle olan ilgileri açıklanmaya çalışılmıştır. Çevredeki yırtıcılık baskısının şiddetini ve larval besin malzemelerinin yapımının mevsimselliğini içerir. Bazen üreme modellerini tanımlamak gerçekten zor bir iştir.
SPERM TRANSFERİ VE DÖLLEME MEKANİZMALARI
Spermin dişiye nasıl transfer edildidiği ve yumurtlama olayı gerçekleşene kadar burada nasıl depo edildiğine dair bilgiler uygulamalı temel bir araştırmanın ilgi alanına girer. Karides akuakültüründe spermatofor transferinin anlaşılması selektif üremede yapay döllenme tekniklerinin gelişimi için kullanışlıdır. Çiftleşme stratejileri üzerine yapılan temel araştırmada sorular şöyle sorulmuştur: birden fazla erkek bir dişiyi dölleyebilir mi,çok babalıklıkta ve tekli yumurtlamada elde edilecek sonuç?, erkekler dölledikleri yada dölleyecekleri dişinin diğer erkekler tarafından döllenmesini önlemeye yönelik adaptasyona sahipler mi?(babalık garantisi hileleri,örneğin çiftleşme tıkaçları gibi)
Caridean karideslerinde erkeklerin pleopodlarında beliren küçük prosesler sperm transferinde önemlidir. Penaeodid türlerinin erkekleri petasma adı verilen çok kompleks yapılı bir genitaliaya sahiptirler. Bu bir dişi uyarma aleti , sperm transfer aleti veya her ikisi birden olabilir mi? Sorusu akıllara gelir.
Penaeoid karideslerde ki sperm depolama yapıları hakkındaki çalışma Rimapenaeus similis gibi bazı türlerde cinsel birleşmede erkeğin bir sperm tıkaçı bıraktığını ve bu yapının dişideki sperm depolama yapısını tıkayarak diğer erkek bireylerden gelecek spermlerin ilk erkek bireyin dişiye bıraktığı spermlerin yerini alamayacaklarını ve bunun sonucu dişinin gelecek birkaç yumurtlama evresi için bu ilk erkek bireyin spermleri tarafından dölleneceğini ortaya koymuştur. Bunu ayrıntılı olarak aşağıdaki resimlerden de görmek mümkündür.
U.S. in güneydogu sahillerinde ve Mexico körfezinde bulunan ve ticari önem taşıyan kahverengi karides ,Farfantepaeneus az tecus türünde erkek birey deniz suyuyla temas ettiğinde şişkinleşen madde içeren bir spermatofor bırakır. Bu madde daha sonrada spermlerin depo edildiği orta spermatekaya girişi kaplayan dişinin iki genital plağı arasında katı bir tıkaç oluşturmak için sertleşir. Birdahaki molt sonrasına kadar hiçbir başka erkek bu dişiyi dölleyemez. Sperm tıkaçları babalığı garantileme hilesidir.("paternity assurance device")
Bununla birlikte kaya karideslerinde "Sicyonia dorsalis" sperm tıkacının eksik bir kısmı iki yada daha fazla erkek bireyin babalık üzerine potansiyel etki gücü ve dölün genetik çeşitliliğiyle spermlerini dişinin spermatekasına bırakmasına izin verir. Sperm depolama yapısı üzerine yapılan bu araştırma penaeoid karideslerinin gelişim tarihlerinin anlaşılmasına katkıda bulunur.


DENİZOTU ÇAYIRLARININ FAUNASI
Deniz otu çayırları deniz çevresinde ekolojik önemi olan habitatlardır. Deniz otları ve bunlarla birleşmiş mikro algler çok üreticidir. Böylelikle deniz otlarının geniş yassı yapraklarını ve rhizomlarını kendileri için harika bir koruyucu kap olarak gören balıklar ve küçük omurgasızlar için bir çok besin seçeneği mevcuttur. Sonuç olarak bu yaratıkların zenginlikleri daha büyük organizmalar için özelliklede iyi besin alanları arayışında olan balıklar için oldukça yüksek ve çekicidir. Deniz otu çayırları ticari önemi olan karideslerin genç evreleri için önemli fidanlık alanlar olarak iş görürler. Ayrıca yetişkin balıklar için de önemli beslenme alanlarını oluştururlar.
Örneğin gün boyu ve sonrasında yani geceleyin yapılan gözlemler şunu ispatlamıştır ki karidesler ve hermit yengeçleri aktivitelerini geceleri gerçekleştirmektedir("nocturnal=gececi canlılar"). Birçok karides türü aktivitelerinde(beslenme ,çiftleşme vb.) geceleri daha bol toplayıcıdırlar. Gün ışığının var olduğu saatler boyunca bazı türler kazıyarak dibe ilerlerler ve deniz otu yapraklarına daha sıkı tutunurlar bu yapraklar onların daha az görünmelerini sağladığından balıkçı ağları tarafından toplanmalarını engelleyerek onları korumuş olur. Bu canlılarda gece aktiviteleri gündüz aktif olan yırtıcı balıkların kendilerini görüp avlanmalarını azaltmak için geliştirilmiştir.
Ray Bauer research
RENKLİLİK VE KAMUFLAJ
Yaygın bir tidepool karidesi olan California La Jollada bulunan Heptacarpus sitchensis. Bazıları parlak beyaz puanlara sahip olan, bazıları pembe rengiyle lekelenmiş, bazı bireyleriyse temel olarak parlak klorofil yeşili olan ve herbiri aynı türe mensup üyelere rastlamak mümkündür. Yani türlerin sahip olduğu farklı renk şekilleri vardır.



Kamuflaj örneklerini incelediğimizde çok çeşitli ve şaşırtıcı kamuflaj örneklerinin meydana geldiğini görmemiz mümkündür. Ayırıcı renklerin bütün şekilleri karideslerin dış şekilleri üzerinde yarattıkları çubuksu ve çizgisel görünümle ve yine hayvanın dönüşebildiği renk seçenekleriyle kısa sürede kendini kamufle edebilmesi mümkündür. Tüm bu seçenekler karidesin diğer canlılar tarafından fark edilmesini ve buna bağlı olarak tanınmasını zorlaştırır. Ayırıcı renk özellikleriyle kamuflaj görme yeteneğiyle avlanan yırtıcılara karşı sahip olunan bir savunma yöntemidir. Renkler kromatofor denilen farklı çeşitlerdeki renk hücrelerinde bulunan pigmentler tarafından oluşturulur. Renk örnekleri genç evrelerde ve küçük erkek bireylerde zayıf olarak bulunur ve bunlara transparanlık özelliği kazandırır. Yani bunları şeffaflaştırarak görünmeze çevirir. Böylelikle görme ile avlanan yırtıcalara karşı bu özellikleri sayesinde görünmez olurlar. Ancak bu durum büyük bireylerde işe yaramaz özelliklede dişilerde iç organlar ve sahip oldukları embriyolar transparanlık hilesi özeliklerini ortadan kaldırır. Ve bu nedenle bu bireylerde kamuflaj renk modelleri ortaya çıkar.
Karidesler renkliliklerini geceleri tutmazlar. Aşağıdaki fotoğraflarda H. sirchensis türünün yeşil renk formunu görmekteyiz hemen solundaki fotoğraf ise bu karidesin karanlıkta geçirdiği birkaç saat içinde çekilmiş bir fotoğrafıdır. Görüldüğü üzere karides yeşil rengini korumamaktadır. Sağdaki fotoğraf is günün aydınlanmasından sadece 15 dakika sonra çekilmiş olmasına rağmen gün ışığını gören karides yeşil rengine dönüşmeye çoktan başlamıştır. Kramotoforlardaki pigmentlerine konsantrasyonuna bağlı olarak rengin gece nasıl büyük ölçüde kaybedildiğine dikkat edelim! Pigmentler ışığın varlığında tekrar hızlı bir şekilde dağılım gösterirler. Geceleri renklerinin büyük kısmını kaybeden ancak bu olay sonucun da ince mavimsi bir tona sahip olan karideslerin gece renkliliğinin adaptasyon değeri hala keşfedilmektedir. Bir hipoteze göre pigmentlerin dağılımlarında enerjiye ihtiyaç duydukları bu nedenle gece renklerini kaybeden karideslerin bu şekilde gerekli enerjiyi topladıkları öne sürülmüştür. Renk değişimi için ortaya konmuş bir başka hipoteze göreyse gecesel transparanlık gölgesel gizliliğin bir şekli olup karidesi daha az belirgin kıldığı için geceye ait parlak bir gökyüzünün olması transparanlasmış karidesin , görme duyusuyla avlanan bir yırtıcıdan rahatlıkla korunmasını sağlayacaktır.
Ray Bauer research
KARİDESLERİN BİYOLOJİSİ
Anatomik Yapıları:
İkinci karınsal segment tabakası önündeki ve arkasındaki segmentlerin üstüne binmiştir bu özellikleriyle Caridean karideslerini diğer karideslerden ayırmak mümkündür. Karidesler uzun kaslı kuyruğa sahiptirler.Ayrıca genellikle birincisi ikincisinden daha kuvvetli olan bir çift nipperları vardır. Nipperların boyutları türlere göre çeşitlilik gösterir. Bazı karidesler kıskaçlara sahiptirler. Carapaceler genellikle uzunlukları ve şekilleriyle türlerin belirlenmesine yardımcı olan bir rostrum taşırlar. Uzun antenin üzerinde ve rostrumun herbir bölümünde hareketli saplar üzerinde gözler bulunur. Gövde; bir çift ürepodun ve yassı telsonun pervanesel birleşimi sonucu oluşan bir kuyruk ile sonlanır.

Üremeleri:
Dişinin tüy dökümü sonrasında vücudu yumuşakken erkek dişiyle çiftleşir. Dişiyi döndürerek arkadan kavrayıp kaldıran erkek birey spermatoforlarını yada sperm kselerinin dişinin genital boru açıklığına yaklaştırır. Sperm keseleri son bacakların başlangıç noktasında ki bir çift delikten dökülür ve yumurtalar üçüncü bacak üzerindeki deliklerden dökülür. Dişi 24 saat içinde spermatoforlar tarafından döllenmiş olan yumurtaları serbes bırakarak yumurtlar. Dişi bireyler döllenmiş yumurtalarını pleopodlarında ki tüyler üzerine yapışmış olan karın altında lokalize olmuş bir yavru odacığında tutarlar. Kuluçka süresince yumurtalar dişiye bağlı kalırlar. Gelişen yumurtalar çatlayarak dişi tarafından serbest bırakılan zoeae ortaya çıkar. Zoeae hayatını plankton olarak geçirir. Daha sonra larval gelişiminin çeşitli evrelerini geçirdiği büyümesi sırasında tüy dökümü söz konusudur. Sonuç olarak son larval tüy dökümü sonrasında bir karides olarak deniz dibine yerleşir.
Dağılımları:
Dünya çapında yaklaşık 1000 tane türe sahip 30'a yakın karides familyası bulunmaktadır. Çoğunluğunu dibe yakın olan veya orta su seviyesinde planktonlarla birlikte yüzen denizel formlar oluşturur.

Bazı Karides Örnekleri:
Sistematik: Caridea Familya: Hippolytidae
Belirgin Özellikleri: Carapace nin önünden çıkmış sadece alt kısmı çeltikli olan rostrum benzeri geniş şekilli bir ot yaprağına benzer keskin görünümü yapıya sahipler.
Habitat ve Dağılımları: Tüm güney Avusturalya'da alçak interdital zondaki havuz kısmında alglerle veya 100 mden daha fazla derinliklerde bulunurlar.
Genel Biyolojisi: Hangi alg üzerinde yaşıyorlarsa onun rengini alırlar bu renkler arasında kırmızı ve yeşil renk en populer olan alternatiflerdendir. Genellikle bacaklarını kullanarak yürüyen bu karidesler tahlikenin var olduğu acil durumlarda güçlü kaslı karınları ve kuyruklarını kullanarak sürünme yöntemiyle tehlikeden çabucak kurtulabilirler.


Şekil-Karides Türleri

KARİDESLER(NATANTİA)
Kaynaklar: Ray Bauer Researches (Caridean&Panaeoid shrimps)
www.equariumsonline.com photo gallery
www.australiancarideans.com photo-info zone
www.google.com araştırma
Caridean karidesleri habitatları ve vücut şekilleri açısından yüksek dereceli bir çeşitliliğe sahip ilksel deniz kabuklularının bir grubudur. Carideanların pelajik ve derin deniz dibi komünitelerinde oldugu kadar tropikten yüksek enlemlere kadar giden kıyı (sahil) bitişiği habitatlarında da ekolojik önemi olan 28 familyadan oluşan bilinen 2500 üzerinde türü bulunmaktadır. Küçük bir kısım familyalar özellikle tropik ve subtropik alanlarda acı ve tatlı su habitatlarını başarılı bir şekilde istila etmişlerdir. Caridean türleri özellikle pandalus genusu üyeleri dünya karides balıkçılığının %18lik kısmını oluşturmaktadır.
Penaeoidler ;carideanlardan, morfolojik ve diğer biyolojik farklılıklardan oldugu kadar,sahip oldukları cok farklı üreme biyolojisiyle ayrılan diger bir karides grubudur. Bu grupta döllenmiş yumurta carideanlarda oldugu gibi dişi birey tarafında kuluçkada tutulmak yerine(inkübasyon) gelişimi için su içine bırakılır (yumurtlanır). Sahip oldukları tropik ve subtropik habitatlardaki sadece 5 familya ve 400e yakın tür ile bunların. Carideanlarla karşılaştırıldıklarında taksonomik ve morfolojik çeşitlilikleri düşüktür. Bununla birlikte penaeoidler özellikle penaeidae familyasının üyeleri sahip oldukları hızlı gelişebilme özelliği ve geniş populasyon büyüklükleriyle bilinirler. Bu nedenle balıkçılıktaki dünya karides üretiminin %70 lik kısmı özellikle penaeus genusu üyeleri olan penaeoid türleri tarafından hesap edilir. Genus penaeus; genusu birkaç genera ayıran Drs İsabel Perez Farfante ve brian Kensly tarafından henüz düzenlenmiştir.Türler U.S. balıkçılığının en büyük kısmını teşkil etmektedir.
TIMAR ETME (TEMİZLENME=FIRÇALANMA) MORFOLOJİSİ VE DAVRANIŞLAR
Araştırma şekillerinin en ilginç olanlarından biri de çalışma altında bir organizmaya ait bazı yapıların nasıl çalıştığını organizmaların atalarında nasıl geliştiğini belirlemektir. Kabuklularda bir yapının uyumluluk değeri hakkındaki bir hipotesi test etmek anatomi, mikroskobi, davranışsal gözlemler ve tecrübelerin bir karışımını kullanmayı gerektirir. Bu alandaki çalışmalar karideslerde antikirlilik mekanizması üzerinde merkezlendirilmiştir. Örneğin bir deniz kabuklusunun temiz kalmasına yardımcı olan davranışlar ve yapıların araştırılması gibi. Sucul çevre organik kalıntılar ve sedimentleri olusturan suda asılı partiküller sonucu olusan zayıftan kuvvetliye dogru bir bulanıklık gösterir ve bunlara bağlı kirlilik söz konusudur. Yerleşip gelişmek için toprak yüzeye ihtiyaç duyan büyük kirletici organizmaların yanı sıra bakteri , fungi , sesil protozoalar , mikroskopik algler gibi çok çeşitli mikrobial organizmalar da bulunur. Karideslerde oldugu gibi kabukluların sert ve cansız olan dış iskeletleri bu organizmalar için ihtiyaç duydukları çekici ve cazip olan yaşama yüzeyini ifade eder. Karidesin vücudunun sucul ortamdaki kir ve kirletici organizmalar tarafından kirletilmesine solungaç fonksiyonu(solunum boşaltım),olfaction(koku alma duyusu),locomotion özellikleriyle engel olunabilinir. Sucul bir organizmanın dış kısmının üzerinde oluşan yoğun kirliliğe yüzme ile engel olunabilir.
Diğer kabuklu decapod türlerinde oldugu gibi karideslerde vücutlarını fırçalamak yada tımar etmek için çok fazla zaman harcarlar. Bazı appendages tımar işlevi için özelleşmiş fırçalara ve setae kombinasyonlarına sahiptirler. Duyu ve solunum yolları her zaman bir yolla temizletilir. Özellikle caridean ve stenopodid
karidesleri kuluçkadaki embriyolarını büyük titizlikle temiz tutarlar.
Aşağıda verilmiş olan şekil temizlenme davranışlarıyla meşgul olan bir
karidese aittir. Canlı sahip olduğu fırça gibi bazı yapıları kullanarak
vücudunu temizler.
CARİDEAN KARİDESLERİNDE HERMAFRODİTİZM VE EŞEY DEĞİŞİMLERİ
Caridean karideslerinin büyük çoğunluğu ayrı eşeyli olmasına rağmen orta dereceli bir kısmı; bireyin öncelikle tek eşeyli olduğu ve hayatının ilerleyen birtakım safhalarında diğer eşeye dönüştüğü "bireysel hermafrodiktirler". Bireyler öncelikle erkek tirler ve sonra dişiye dönüşürler(protandry). Bu konuda birkaç çeşitlilik vardır. Tropikal deniz çimi çayırlarından Thor manningi üzerinde yapılan çalışmalarda Smithsonian Enstitüsünden Dr. F.A. Chace tarafından erken gözlemlerle uyarıldı ve protandryı bir dönüşüm ile gösterdi. Bu türlerde populasyonun yarısı ilkin erkek sonran da dişi olan protandrik, diğer yarısı da bireyleri eşey değiştirmeyen ve hermafrodit dişilerin sahip olduğu büyüklüğe kadar gelişemeyen ilksel erkeklerdir. Bundan başka bu erkekler hermafroditlerin erkek eşey aşamasında sahip olmadıkları kavrayıcı bacaklara ve büyümüş erkek genitaliasına sahip super erkeklerdir. Süper erkeklerin üstün nitelikli bir çiftleşme yeteneğine sahip oldukları ve böylece diğer protandrik türlerin ilksel erkeklerinin doğal seleksiyonda elemine olmamaları henüz test edilmemiş bir hipotezdir. İlginçtir ki benzer deniz çimi habitatlarından Thor a ait 2 başka türün tamamiyle protandrik olmadığı , bize sistem anlayışının ne dereceli eksik bilgilere sahip olduğunu gösterir.

Son bir heyecan verici keşif Lysmata genusuna dahil karideslerde eşzamanlı hermafroditizmdir.mexico körfezindeki kırmızı temizlikçi karides Lysmata wurdemanni de bireyler hayata erkek olarak başlar ve protandrik türlerde olduğu gibi birçok birey artan yaş ve büyüyen boyutları ile dişiye dönüşürler. Bununla beraber bu dişiler sahip oldukları erkek üreme kanalları ve sperm üreten tetislerini yitirmezler. Gözlemler bu dişilerin kuluçkadaki embriyolarını taşırlarken bile diğer bir bireyle tıpkı bir erkek gibi çiftleşebildiğini ve bu çiftleşme sonucu yeni bir yavru yumurtlamaya hazır diğer bireyi dölleyebildiğini göstermektedir.Bu seksüel sistemin nasıl evrimleştiğini belirlemek için ata-torun ilşkilerinin olduğu kadar Lysmata türlerindeki sosyal ve çiftleşme sistemleri üzerinde de çalışmak gerekir.
ÇİFTLEŞME DAVRANIŞLARI VE SEKSÜEL STRATEJİLER
Erkek ve dşi bireylerin bibirlerini
bulma yolları , kurlaşmaları ve çiftleşmelerinde gözlemlenen hatırı
sayılır varyasyonlar farklı habitat , şekil ve boyut varyasyonlarına
sahip olan karides türleri için şaşırtıcı karşılanmamalıdır. Başarılı
bir çiftleşmeyi temin etmek için evrimleşmiş davranışsal , morfolojik ve
ekolojik adaptasyonlar takımı evrimsel biyologlarca çiftleşme
stratejileri olarak bilinir. Bazı karides türlerinde büyük pençe
tırnağına sahip ve agresif olan erkekler ya
dişilerle aynı yada dişilerden biraz daha büyüktür. Erkekler tüy
dökmeden önce dişileri bulur ve onları diğer erkeklere karşı savunurlar
böylece dişileri dölleyecekleri kesinleşir.Bununla beraber diğer birçok türde erkekler küçük(bu durum onların yırtıcılardan kolayca saklanmalarına izin verir) ve özellikle agresif değillerdir. Dişiler daha büyüktür(daha büyük bir dişi daha fazla yumurta üretir).
Üzerinde çalışılan iki türden birincisi Sicyonia dorsalis(bir penaeoid) ve ikincisi Palaemonetes pugio(bir caridean) dur. Yapılan gözlemler bu türlerde dişiyi tanımayan ve korumayan erkeklerin sonunda tüylerini dökerek çiftleşmeye hazır duruma geldiklerini gösterdi. Tercihen sahip oldukları strateji henüz tüy dökmüş seksüel alıcı dişiyi karşılama şansını arttırarak sosyal yönden aktif olmaktır. Bir tanesi karşılandığında tanıma ve çiftleşme saniyeler içerisinde meydana gelir ve çiftleşme partnerleri çabucak ayrılırlar. Buna çiftleşme stratejisinin çeşidi, pure search veya scramble competition denilir. Gelişimine yada dişinin korunumuna çok fazla enerji yatırımı yapmak zorunda değildir. P. pugioda daha aktif bir araştırma seyiri için erkeklerin yakınında uyarıcı bir pheromon dişinin çiftleşme moltundan bir saat önce kadar serbest bırakılır.
Çiftleşme sistemlerini anlamak için türlerin temel üreme biyolojisini anlamak gereklidir. Çiftleşme sistemi üzerinde ki tecrübeler kadar ilgi çekici ve denemeye değer olan bu çalışma çeşitli türlerdeki attractants,gerçek çiftleşme mekanizması, yumurtlama , molting, çiftleşme arasındaki ilişkiyi açığa çıkartır.

ÜREME MODELLERİNDE ENLEMSEL VARYASYONLAR
Biyolojik çalışmaların bir amacı doğada gözlemlenen modellerin açıklanmasında kullanılabilen organizmalar hakkındaki generalizasyonların bulunmasıdır. Bu generalizasyonlar aynı zamanda, organizmaların özel çevresel koşullar altında şuanda ve gelecekte ne tür tepkiler vereceklerini önceden bildirmeye yardımcı olur.Bu çalışmada karideslerin üremesinde üremenin geçici örneklerini tanımlamak ve bu gibi örneklere sebep olan faktörleri belirlemekle uğraşmaktayız. Özelliklede üremenin mevsimsel olup olmadığı? Üremenin bütün yıl boyunca devamlı olarak mı yada sadece yılın özel bir periyodunda yani mevsimsel olarak mı meydana geldiği sorularına yanıt arayacağız. Caridean karideslerinin tropikal türlerinin devamlılık gösteren bir üremeye sahip olduğu gözlemlenmiştir. Deniz otu karideslerinden olan genus Thor üyelerinin tropiklerde yaşayan türleri baştan başa tüm bir yıl boyunca sürekli üreme modeli gösterirlerken yine bu genusa ait olan ancak tropik türlere oranla daha yüksek enlemlerde yaşayan diğer türler mevsimlik üreme modeli gösterirler.
Benzer olarak penaeoid karideslerinin genus Sicyonia ya ait türleri arasında yapılan kıyaslama bize tropik türlerin devamlılık göstererek ürediklerini, subtropikal türlerin uzunca ancak mevsimlik olarak ürediklerini, düşük ısılı(cool temperated) türlerinse üremelerinin sınırlandığını hatta yıl boyunca diğer türlere oranla çok daha kısıtlı bir üreme periyodu sergilediklerini gösterir. Subtropikal Mexico körfezi penaeoidlerinden Rimapaeneus similis ve R. constrictus türleri bir derceye kadar daha uzun ancak hala mevsimlik üreme modeli gösterirler.
Anlatılan tüm bu tanımlamalar başlı başına bir yıl boyunca çevreden toplanmış olan karides örneklerine bağlı olarak yazılmıştır. Ölçümler karideslerin üreme karakteristiklerinden alınır;özelliklede dişi olanlarından(ovaryum gelişim derecesi, embriyolarının varlığı ve varolanların gelişim dereceleri)


Gelişimlerine sebep olan çevresel faktörlerin(selektif baskılar) üreme modelleriyle olan ilgileri açıklanmaya çalışılmıştır. Çevredeki yırtıcılık baskısının şiddetini ve larval besin malzemelerinin yapımının mevsimselliğini içerir. Bazen üreme modellerini tanımlamak gerçekten zor bir iştir.
SPERM TRANSFERİ VE DÖLLEME MEKANİZMALARI
Spermin dişiye nasıl transfer edildidiği ve yumurtlama olayı gerçekleşene kadar burada nasıl depo edildiğine dair bilgiler uygulamalı temel bir araştırmanın ilgi alanına girer. Karides akuakültüründe spermatofor transferinin anlaşılması selektif üremede yapay döllenme tekniklerinin gelişimi için kullanışlıdır. Çiftleşme stratejileri üzerine yapılan temel araştırmada sorular şöyle sorulmuştur: birden fazla erkek bir dişiyi dölleyebilir mi,çok babalıklıkta ve tekli yumurtlamada elde edilecek sonuç?, erkekler dölledikleri yada dölleyecekleri dişinin diğer erkekler tarafından döllenmesini önlemeye yönelik adaptasyona sahipler mi?(babalık garantisi hileleri,örneğin çiftleşme tıkaçları gibi)
Caridean karideslerinde erkeklerin pleopodlarında beliren küçük prosesler sperm transferinde önemlidir. Penaeodid türlerinin erkekleri petasma adı verilen çok kompleks yapılı bir genitaliaya sahiptirler. Bu bir dişi uyarma aleti , sperm transfer aleti veya her ikisi birden olabilir mi? Sorusu akıllara gelir.
Penaeoid karideslerde ki sperm depolama yapıları hakkındaki çalışma Rimapenaeus similis gibi bazı türlerde cinsel birleşmede erkeğin bir sperm tıkaçı bıraktığını ve bu yapının dişideki sperm depolama yapısını tıkayarak diğer erkek bireylerden gelecek spermlerin ilk erkek bireyin dişiye bıraktığı spermlerin yerini alamayacaklarını ve bunun sonucu dişinin gelecek birkaç yumurtlama evresi için bu ilk erkek bireyin spermleri tarafından dölleneceğini ortaya koymuştur. Bunu ayrıntılı olarak aşağıdaki resimlerden de görmek mümkündür.
U.S. in güneydogu sahillerinde ve Mexico körfezinde bulunan ve ticari önem taşıyan kahverengi karides ,Farfantepaeneus az tecus türünde erkek birey deniz suyuyla temas ettiğinde şişkinleşen madde içeren bir spermatofor bırakır. Bu madde daha sonrada spermlerin depo edildiği orta spermatekaya girişi kaplayan dişinin iki genital plağı arasında katı bir tıkaç oluşturmak için sertleşir. Birdahaki molt sonrasına kadar hiçbir başka erkek bu dişiyi dölleyemez. Sperm tıkaçları babalığı garantileme hilesidir.("paternity assurance device")
Bununla birlikte kaya karideslerinde "Sicyonia dorsalis" sperm tıkacının eksik bir kısmı iki yada daha fazla erkek bireyin babalık üzerine potansiyel etki gücü ve dölün genetik çeşitliliğiyle spermlerini dişinin spermatekasına bırakmasına izin verir. Sperm depolama yapısı üzerine yapılan bu araştırma penaeoid karideslerinin gelişim tarihlerinin anlaşılmasına katkıda bulunur.


DENİZOTU ÇAYIRLARININ FAUNASI
Deniz otu çayırları deniz çevresinde ekolojik önemi olan habitatlardır. Deniz otları ve bunlarla birleşmiş mikro algler çok üreticidir. Böylelikle deniz otlarının geniş yassı yapraklarını ve rhizomlarını kendileri için harika bir koruyucu kap olarak gören balıklar ve küçük omurgasızlar için bir çok besin seçeneği mevcuttur. Sonuç olarak bu yaratıkların zenginlikleri daha büyük organizmalar için özelliklede iyi besin alanları arayışında olan balıklar için oldukça yüksek ve çekicidir. Deniz otu çayırları ticari önemi olan karideslerin genç evreleri için önemli fidanlık alanlar olarak iş görürler. Ayrıca yetişkin balıklar için de önemli beslenme alanlarını oluştururlar.
Örneğin gün boyu ve sonrasında yani geceleyin yapılan gözlemler şunu ispatlamıştır ki karidesler ve hermit yengeçleri aktivitelerini geceleri gerçekleştirmektedir("nocturnal=gececi canlılar"). Birçok karides türü aktivitelerinde(beslenme ,çiftleşme vb.) geceleri daha bol toplayıcıdırlar. Gün ışığının var olduğu saatler boyunca bazı türler kazıyarak dibe ilerlerler ve deniz otu yapraklarına daha sıkı tutunurlar bu yapraklar onların daha az görünmelerini sağladığından balıkçı ağları tarafından toplanmalarını engelleyerek onları korumuş olur. Bu canlılarda gece aktiviteleri gündüz aktif olan yırtıcı balıkların kendilerini görüp avlanmalarını azaltmak için geliştirilmiştir.
Ray Bauer research
RENKLİLİK VE KAMUFLAJ
Yaygın bir tidepool karidesi olan California La Jollada bulunan Heptacarpus sitchensis. Bazıları parlak beyaz puanlara sahip olan, bazıları pembe rengiyle lekelenmiş, bazı bireyleriyse temel olarak parlak klorofil yeşili olan ve herbiri aynı türe mensup üyelere rastlamak mümkündür. Yani türlerin sahip olduğu farklı renk şekilleri vardır.



Kamuflaj örneklerini incelediğimizde çok çeşitli ve şaşırtıcı kamuflaj örneklerinin meydana geldiğini görmemiz mümkündür. Ayırıcı renklerin bütün şekilleri karideslerin dış şekilleri üzerinde yarattıkları çubuksu ve çizgisel görünümle ve yine hayvanın dönüşebildiği renk seçenekleriyle kısa sürede kendini kamufle edebilmesi mümkündür. Tüm bu seçenekler karidesin diğer canlılar tarafından fark edilmesini ve buna bağlı olarak tanınmasını zorlaştırır. Ayırıcı renk özellikleriyle kamuflaj görme yeteneğiyle avlanan yırtıcılara karşı sahip olunan bir savunma yöntemidir. Renkler kromatofor denilen farklı çeşitlerdeki renk hücrelerinde bulunan pigmentler tarafından oluşturulur. Renk örnekleri genç evrelerde ve küçük erkek bireylerde zayıf olarak bulunur ve bunlara transparanlık özelliği kazandırır. Yani bunları şeffaflaştırarak görünmeze çevirir. Böylelikle görme ile avlanan yırtıcalara karşı bu özellikleri sayesinde görünmez olurlar. Ancak bu durum büyük bireylerde işe yaramaz özelliklede dişilerde iç organlar ve sahip oldukları embriyolar transparanlık hilesi özeliklerini ortadan kaldırır. Ve bu nedenle bu bireylerde kamuflaj renk modelleri ortaya çıkar.
Karidesler renkliliklerini geceleri tutmazlar. Aşağıdaki fotoğraflarda H. sirchensis türünün yeşil renk formunu görmekteyiz hemen solundaki fotoğraf ise bu karidesin karanlıkta geçirdiği birkaç saat içinde çekilmiş bir fotoğrafıdır. Görüldüğü üzere karides yeşil rengini korumamaktadır. Sağdaki fotoğraf is günün aydınlanmasından sadece 15 dakika sonra çekilmiş olmasına rağmen gün ışığını gören karides yeşil rengine dönüşmeye çoktan başlamıştır. Kramotoforlardaki pigmentlerine konsantrasyonuna bağlı olarak rengin gece nasıl büyük ölçüde kaybedildiğine dikkat edelim! Pigmentler ışığın varlığında tekrar hızlı bir şekilde dağılım gösterirler. Geceleri renklerinin büyük kısmını kaybeden ancak bu olay sonucun da ince mavimsi bir tona sahip olan karideslerin gece renkliliğinin adaptasyon değeri hala keşfedilmektedir. Bir hipoteze göre pigmentlerin dağılımlarında enerjiye ihtiyaç duydukları bu nedenle gece renklerini kaybeden karideslerin bu şekilde gerekli enerjiyi topladıkları öne sürülmüştür. Renk değişimi için ortaya konmuş bir başka hipoteze göreyse gecesel transparanlık gölgesel gizliliğin bir şekli olup karidesi daha az belirgin kıldığı için geceye ait parlak bir gökyüzünün olması transparanlasmış karidesin , görme duyusuyla avlanan bir yırtıcıdan rahatlıkla korunmasını sağlayacaktır.
Ray Bauer research
KARİDESLERİN BİYOLOJİSİ
Anatomik Yapıları:
İkinci karınsal segment tabakası önündeki ve arkasındaki segmentlerin üstüne binmiştir bu özellikleriyle Caridean karideslerini diğer karideslerden ayırmak mümkündür. Karidesler uzun kaslı kuyruğa sahiptirler.Ayrıca genellikle birincisi ikincisinden daha kuvvetli olan bir çift nipperları vardır. Nipperların boyutları türlere göre çeşitlilik gösterir. Bazı karidesler kıskaçlara sahiptirler. Carapaceler genellikle uzunlukları ve şekilleriyle türlerin belirlenmesine yardımcı olan bir rostrum taşırlar. Uzun antenin üzerinde ve rostrumun herbir bölümünde hareketli saplar üzerinde gözler bulunur. Gövde; bir çift ürepodun ve yassı telsonun pervanesel birleşimi sonucu oluşan bir kuyruk ile sonlanır.

Üremeleri:
Dişinin tüy dökümü sonrasında vücudu yumuşakken erkek dişiyle çiftleşir. Dişiyi döndürerek arkadan kavrayıp kaldıran erkek birey spermatoforlarını yada sperm kselerinin dişinin genital boru açıklığına yaklaştırır. Sperm keseleri son bacakların başlangıç noktasında ki bir çift delikten dökülür ve yumurtalar üçüncü bacak üzerindeki deliklerden dökülür. Dişi 24 saat içinde spermatoforlar tarafından döllenmiş olan yumurtaları serbes bırakarak yumurtlar. Dişi bireyler döllenmiş yumurtalarını pleopodlarında ki tüyler üzerine yapışmış olan karın altında lokalize olmuş bir yavru odacığında tutarlar. Kuluçka süresince yumurtalar dişiye bağlı kalırlar. Gelişen yumurtalar çatlayarak dişi tarafından serbest bırakılan zoeae ortaya çıkar. Zoeae hayatını plankton olarak geçirir. Daha sonra larval gelişiminin çeşitli evrelerini geçirdiği büyümesi sırasında tüy dökümü söz konusudur. Sonuç olarak son larval tüy dökümü sonrasında bir karides olarak deniz dibine yerleşir.
Dağılımları:
Dünya çapında yaklaşık 1000 tane türe sahip 30'a yakın karides familyası bulunmaktadır. Çoğunluğunu dibe yakın olan veya orta su seviyesinde planktonlarla birlikte yüzen denizel formlar oluşturur.

Bazı Karides Örnekleri:
Belirgin Özellikleri: Carapace nin önünden çıkmış sadece alt kısmı çeltikli olan rostrum benzeri geniş şekilli bir ot yaprağına benzer keskin görünümü yapıya sahipler.
Habitat ve Dağılımları: Tüm güney Avusturalya'da alçak interdital zondaki havuz kısmında alglerle veya 100 mden daha fazla derinliklerde bulunurlar.
Genel Biyolojisi: Hangi alg üzerinde yaşıyorlarsa onun rengini alırlar bu renkler arasında kırmızı ve yeşil renk en populer olan alternatiflerdendir. Genellikle bacaklarını kullanarak yürüyen bu karidesler tahlikenin var olduğu acil durumlarda güçlü kaslı karınları ve kuyruklarını kullanarak sürünme yöntemiyle tehlikeden çabucak kurtulabilirler.


Şekil-Karides Türleri

KARİDESLER(NATANTİA)
www.equariumsonline.com photo gallery
www.australiancarideans.com photo-info zone
www.google.com araştırma
Arkadaşlarımıza faydalı olacağı umuduyla,Saygılarla...
BİR YORUM:
.Var,var da Ege'de az ve boyutları paraketeye yemlik(ya da çim-çim)Bir cins yüzer uzatma ağıyla Gediz ve Menderes Ağızlarında tehlikeli bir şekilde avcılığı gece yapılıyor.Av aslında oldukça bereketli ve çok kolay;ağlar yüksekce(4-7m) ama çok hafif:Bir ara parasızlık dönemimde tayfa olarak onlarla çalıştım.Tek hedefleri o resimde gösterdiğim boyutlardaki karideslerden 2-3 kilo alabilmek.Yalnız dünya kadar kupez,istavrit,sardalya hatta tek tük hamsi irisi bile geliyor ağlarına,yaramaz balık yakalama şansları düşük .Ağlar 22mm fanyalı tekne kıçından hafif çekilebilir vaziyette yüzer durumda ve en fazla 300 metre(maaliyet ucuz yani)...Yalnız Deniz dip yapısı anllattığım yerlerde nehirlerden gelen atıklarla hergün değişiyor(derinlikler değişiyor)Gece'nin bir yarısında yumuşakca bir havalanma hissiyle irice bir çamur tepesinin üstüne çıkıp da sırt üstü düşmüş bir kaplumbağa gibi tepinip durmak,ya da koca bir zeytin ağacının saglam bir dalının bordadan içeri ''hars'' diye girme riski de cabası...İşte Bu da Bulanık suda avlanmak oluyor,ama çok zevkli olduğunu söyleyebilirim.Üstelik yormuyor insanı ,gece 12.00 gibi başlayıp şafak sökesiye kadar pervanenize dolaştırmadan ağları arkanızda bulundurmanız arasıra ışıldakla ağın gözüken mantar yakasına ışık vurdurmanız yeterli...Saatte bir toplayıp ayıklayıp,yeniden atmak.Tek şamandıra ...diğer uç da kıçınızda bağlı zaten...Patrona karidesleri veriyor diğer balıkları pay olarak ben alıyordum ki o dönemde 4-5 kasa istavrit-kupes Foça'da rahat satılıyordu...
BİR YORUM:
.Var,var da Ege'de az ve boyutları paraketeye yemlik(ya da çim-çim)Bir cins yüzer uzatma ağıyla Gediz ve Menderes Ağızlarında tehlikeli bir şekilde avcılığı gece yapılıyor.Av aslında oldukça bereketli ve çok kolay;ağlar yüksekce(4-7m) ama çok hafif:Bir ara parasızlık dönemimde tayfa olarak onlarla çalıştım.Tek hedefleri o resimde gösterdiğim boyutlardaki karideslerden 2-3 kilo alabilmek.Yalnız dünya kadar kupez,istavrit,sardalya hatta tek tük hamsi irisi bile geliyor ağlarına,yaramaz balık yakalama şansları düşük .Ağlar 22mm fanyalı tekne kıçından hafif çekilebilir vaziyette yüzer durumda ve en fazla 300 metre(maaliyet ucuz yani)...Yalnız Deniz dip yapısı anllattığım yerlerde nehirlerden gelen atıklarla hergün değişiyor(derinlikler değişiyor)Gece'nin bir yarısında yumuşakca bir havalanma hissiyle irice bir çamur tepesinin üstüne çıkıp da sırt üstü düşmüş bir kaplumbağa gibi tepinip durmak,ya da koca bir zeytin ağacının saglam bir dalının bordadan içeri ''hars'' diye girme riski de cabası...İşte Bu da Bulanık suda avlanmak oluyor,ama çok zevkli olduğunu söyleyebilirim.Üstelik yormuyor insanı ,gece 12.00 gibi başlayıp şafak sökesiye kadar pervanenize dolaştırmadan ağları arkanızda bulundurmanız arasıra ışıldakla ağın gözüken mantar yakasına ışık vurdurmanız yeterli...Saatte bir toplayıp ayıklayıp,yeniden atmak.Tek şamandıra ...diğer uç da kıçınızda bağlı zaten...Patrona karidesleri veriyor diğer balıkları pay olarak ben alıyordum ki o dönemde 4-5 kasa istavrit-kupes Foça'da rahat satılıyordu...
Not.Yalnız o resim Arizo'na U.S.A da tuzlu su karidesi
yetiştiriciliği yapan bir arkadaşıma ait.Sizin oralarda da olma ihtimali
çok yüksek,Mersin ve İskenderun'da var hem de en irileri(daha doğrusu
vardı)
Özetle:Denemekte yarar var diyebilirim,en azından yemlik çıksa
yeter de, bu konuda ege üniversitesi çalışmaları hatta yakalanması için
bazı öneriler var...Derleyip en kısa zamanda yayınlayacağım...Saygılarla







İlgilendiğim yeni bir konu olmakla beraber en çok bilgiye sayenizde ulaştım . emeklerinize teşekkür ederim. Bir konuda fikrinize ihtiyacım var. Ticari olarak iskenderun da ıstakoz çiftliği kurma maliyeti ortalama minumum ne kadar bütçe ihtiyacı olur. 5 - 7 sene için . bilgi verebilirseniz sevinirim.
YanıtlaSilSn güçlü ilginizden dolayı ben teşekkür ederim.
Silbir konuyu aydınlatmamda fayda var; ben prof balıkcılık ile meşgul birisiyim; çeşitli sitelerden derleyip topladığım bilgileri bloğumda yayınlamakdayım. konuya alıntıdır dememişim pardon.
ıstakoz türkiyede pazarı hergün gelişen canlı türü olmaya devam etmekdedir; bildiğim kadarıylada yetiştirme çifliği kurulmadı!! zannedersem çiflik ortamında yetiştirmede sorunlar var bunların başındada birbirleriyle olan kavgalarıdır; yurtdışındaki çifliklerde bu tür kavgalarda suya girilerek ayırma işlemi yapılıyor diye duydum fakat detaylar hakkında fazla bilgim yok!! en güzelide üniversitelere başvurunuz bu konularda çok yardımcı olmakdadırlar; mersin taraflarında karides çifliği kuruldu diye duydum !! eğer karides yatiştirilirse ıstakoz haydi haydi olur diye düşünüyorum.